Tazegül, Hedefim Olimpiyat

Dünya Şampiyonu Tekvandocu Servet Tazegül, Almanya´da yaşarken, çocukluğunda izlediği Karate Kid gibi döğüş filmlerinden heveslenerek spora başlamış.

Tazegül, Hedefim Olimpiyat
A+ A-

FİLMLE DEĞİŞEN HAYAT

Dünya Şampiyonu Tekvandocu Servet Tazegül, Almanya’da yaşarken, çocukluğunda izlediği Karate Kid gibi döğüş filmlerinden heveslenerek spora başlamış. Televizyonlarda izlediği Jackie Chan, Jet Li gibi oyuncuları seyrederek tekvandoya heves sardığını belirten Tazegül, 22 yaşında dünya şampiyonluğuna ulaştı. Güney Kore’de çok iyi bir performans ortaya koyarak altın madalyaya ulaştığını belirten şampiyon sporcu, “Yeni hedef Londra’da olimpiyat şampiyonu olmak” dedi.
 
 
Bir Tek Olimpiyat Kaldı
 
Avrupa'dan sonra şimdi de Dünya Şampiyonu olan milli sporcu, kariyerindeki son halkayı 2012 Londra Olimpiyatları'nda tamamlayacağını söyledi.

Dünya Şampiyonu da olan Servet Tazegül:
 
"BİR TEK OLİMPİYAT KALDI"
 
Güney Kore’de yapılan Dünya Şampiyonası’nda Türkiye’ye altın madalya kazandıran Servet Tazegül, yeni hedefini çizdi. Avrupa ve Dünya Şampiyonu olduğuna dikkat çeken genç sporcu, 2012 Londra Olimpiyatları’nda da birincilik kürsüsüne çıkarak, kariyerindeki bir eksikliği gidermiş olacağını söyledi.
Gyeongju’da daha önce yenildiği rakiplerinden rövanşları alarak şampiyon olduğunu belirten Tazegül, şu açıklamaları yaptı:
 
 
KİMSEDEN KORKMAM
 
Buraya gelmeden önce milli takım olarak iyi bir hazırlık dönemi geçirdik. Bazı önemli turnuvalara katıldık ve durumumuzu görme fırsatı yakaladık. Ayağımda sakatlık vardı ve bu nedenle Almanya’daki turnuvada İngiliz sporcuya kaybettim. Burada onunla yarı finalde karşılaştım ve rövanşı aldım. 2009 Dünya Şampiyonası’nda da İranlı ile yarı finalde maç yapmıştım. Ona da kaybetmiş ve final şansını kaçırmıştım. Burada ondan altın madalyayı söke söke aldım.
 
KIRIK PARMAKLAR
 
2010 yılının Kasım ayında Fransa’da sol ayağının iki parmağı kırıldı. Bu nedenle tam altı ay sol ayağımı hiç kullanmadım. Bir de ben solağım. Dünya Şampiyonası’na kadar sol ayağımı sadece güçlendirdim. Güney Kore için sol ayağımı da sakladım. Haz’de rakiplerimin kafasına kafasına çakmak için solumu saklı tuttum. Sağım süründürür ama solumdan herkes korkmalı.
 
İRANLILAR ŞANSLI
 
Dünya tekvandosunda İran şanslı ülkelerden. Çünkü, onların bir ligi var ve sporcular sürekli maç yapma fırsatı buluyor. O nedenle hep hazırlar. Çok iyi mücadele ediyorlar. Ben bunu bilerek finalde dövüştüm. Hakemler sayesinde benden fazla puan aldı. Faullü vuruşu, dev ekranda da gösterildi ancak oralı olmadılar. Bu beni daha da hırslandırdı. Savaş verdim ve kazandım.
 
 
TÜRKİYE’YE GELEBİLİRİM
 
Almanya’da lise eğitimimi tamamladım. Türkiye’de üniversite eğitimi almayı düşünüyorum. Almanya’da eğitim sistemi farklı. Son yılın puanlarına bakmıyorlar. Yoğun kamp programları nedeniyle eğitimimde aksaklıklar oldu. Babam da çok istiyor üniversite okumamı. Daha kesin kararımızı vermedik.
 
BABAM BENDEN HEYECANLI
 
Babam Beyler Tazegül, istemememe rağmen tüm maçlara geliyor. Dünya’nın neresinde olursa olsun beni yalnız bırakmıyor. Maçlarımda çok heyecanlandığı için gelmesini istemiyorum. Annem zaten gelemiyor. Küçükken gelirdi. Galiba bana vurmaları onu çok üzüyor. Evde kalıp, dua etmeyi tercih ediyor.
 
FİLM HAYRANLIĞI SPORCU YAPTI
 
 
 
Milli Tekvandocu Servet Tazegül, Almanya'da yaşarken çocukluğunda izlediği Karate Kid gibi dövüş filmlerinden heveslenerek başladığı tekvandoda 22 yaşında dünya şampiyonluğuna ulaştı.
Güney Kore'de iki hafta önce gerçekleştirilen Büyükler Dünya Şampiyonası'nda erkekler 68 kiloda altın madalya kazanan ve şampiyonanın ''en değerli sporcusu'' seçilen Servet Tazegül, 2012 Londra Olimpiyatları'nda da altın madalyayı hedeflediğini söyledi.
Olimpiyatlara ilk kez Pekin-2008'de katıldığını ve orada da altını hedeflemesine karşın bronz madalyada kaldığını anlatan Tazegül, ''Hedefimde olimpiyat var. Mutlaka 2012 Londra Olimpiyatları'na gitmek istiyorum'' dedi.

FİLM HAYRANLIĞI SPORCU YAPTI

''Kendimden her zaman şampiyonluk'' bekliyorum diyen Tazegül, spora dövüş filmlerinden esinlenerek başladığını belirtti.
Ailesiyle Almanya'da yaşayan Tazegül, şunları anlattı:
''Tekvandoya 5 yaşında başladım. 17 yıldır spor yapıyorum. Önceleri televizyonlarda, Jackie Chan, Jet Li (Li Lian-Jie), Karate Kid filmlerini izlerken heveslendim. Sonra ablam karate salonuna götürdü ve ben de devam ettim. Babam da ilgilenmeye başladı ve peşimi bırakmadı. Dünyanın neresine gitsem peşimden geldi.''

“KENDİME GÜVENİM SONSUZ”

Dünya veya Avrupa olimpiyat klasifikasyonunda Londra-2012 için kota alarak oyunlara gitmek istediğini ifade eden milli tekvandocu, ''Pekin-2008'e altın hedefleyerek gitmiştim. O zaman manuel sistemdi, biraz hakem oyunlarına geldik. Şimdi puanlamada elektronik sisteme geçildi. Hakem etkisini düşürdüler. Şimdi daha iyi çalışarak hakemlere bırakmayacağım. Çok çalışınca, kimse hakkını yiyemez. Hakem zorlayabilir, ama sen iyi sporcuysan, sayı farkını toparlayabilirsin'' diye konuştu.

 
“ALMANLARI GERİ ÇEVİRDİM”

 
Tazegül, Türk Milli Takımı ile 2004 yılında gençler dünya şampiyonu olduğunu anımsatarak, ''Bu tarihten önce Almanya milli takımına çağırdılar, ama kabul etmedim. Kendi ülkem adına dövüşmek çok güzel ve gurur verici. Alman Milli Takımı adına dövüşen Türk arkadaşlarım var, onlarda şu an bir mutsuzluk var. Dövüşürken, Almanya için dövüşme sevinçleri yok. Biz kendimiz için değil, Türk bayrağı, milletimiz için dövüşüyoruz. Orada ülkemizi en iyi şekilde temsil etmek için dövüşüyoruz'' dedi.

MİLLİ TAKIM TERCİHİ

''Türk milli takımını seçerek doğru bir tercih yaptığıma inanıyorum'' diyen Tazegül, şunları kaydetti:
''Alman Milli Takımı yerine keşke senin gibi zamanında Türkiye'yi seçseydim diyenler var. Türk bayrağını göndere çektirdiğimiz de o arkadaşlar da gurur duyuyor. Sonuçta onlar da Türk. Keşke ben de senin gibi zamanında seçseydim, diyorlar. Almanya bana daha iyi şartlar da sunmuş olsa yine kabul etmezdim. Bu gönül işi. Ben Almanya doğumluyum, ama kendimi Türk gibi hissediyorum. 2004 yılından itibaren kamplar dolayısıyla Türkiye'ye geliyorum. Önceleri biraz değişik geliyordu, ama artık buraya alıştım. Çünkü, burası benim ülkem.''

''KARATE KID'' FİLMİ

Yönetmenliğini John G. Avildsen'in yaptığı ve Elisabeth Shue, Pat Morita, Ralph Macchio'nın başrollerini paylaştığı ABD 1984 yapımı ''Karateci Çocuk'' filmi, babasının ölümünden sonra annesiyle farklı bir şehre taşınan ve bir grupla başı belaya giren çocuğun, daha sonra dövüş kursuna gitmesini konu ediyor.